Sosyal Medya

Makale

Suruç’u galiba, sanırsam, kesin AK Parti yapmıştır

tarihinde yayınlandı.

'Devle' adlı bir örgüt olduÄŸunu ve Suriye'de savaÅŸtığını 2013'ün baÅŸlarında, o vakitler Anadolu Ajansı'nda savaÅŸ muhabirliÄŸi yapan arkadaşım Samet DoÄŸan'dan duymuÅŸtum. Bir yazışma grubunda ona 'kim bu adamlar abi' diye sormuÅŸ ve uzun uzun okumuÅŸtum yazdıklarını.

O vakte kadar biz, Suriye'de Nusra, Ahrar, Liva-i't Tevhid, Türkmen Cephesi ve benzeri irili ufaklı mücahit gruplarını biliyorduk. Kamuoyu bütün bu oluÅŸumlara 'Özgür Suriye Ordusu bileÅŸenleri' diyordu, fakat ben uzun süredir ortada bir Özgür Suriye Ordusu falan olmadığını, mücahit grupların -zaman zaman operasyon için ittifak yapsalar da- tek baÅŸlarına hareket ettiÄŸini biliyordum. Hatta bu meselelerle ilgili insanların o günlerdeki en önemli konu baÅŸlığı 'mücahit gruplar nasıl birleÅŸir?' sorusu idi.

2013'e gelindiÄŸinde Halep ve Åžam'dan gelen haberler enteresanlaÅŸmıştı. Suriye rejiminin her cephede sapır sapır döküldüÄŸü, özellikle direniÅŸin üç güçlü cephesi Nusra, Ahrar ve Liva'nın sık sık 'operasyon ittifakı' yaptıkları, beklenen genel ittifakın ise çok da uzakta olmadığı konuÅŸuluyordu.

'Azez'de Devle ile diÄŸer gruplar çarpışıyor' haberi tam o sıralarda geldi. Samet'in 'yahu bunlar çok organize ve baÅŸka adamlar. Ä°yi eÄŸitimliler, silah ve para bakımından hiç eksikleri yok. Suriye'de savaşın yönünü deÄŸiÅŸtirecekler ve bu Suriye halkının iÅŸine yaramayacak bir yön olacak' dediÄŸini iyi hatırlıyorum.

Bir küçük parantez açalım Azez'e. Kilis'in hemen öte yanı olan bu küçük ÅŸehri elde bulundurmak, Suriye'de çarpışan mücahitlerin Türkiye üzerinden dünya ile irtibat kurmalarını saÄŸlayan en stratejik nokta idi. IŞİD'in o saldırısı püskürtülmese ve Azez'i alabilselerdi bugün bambaÅŸka ve çok daha karmaşık bir Suriye denklemi olacaktı elimizde.

Evet, Suriye'de savaşın yönünü Devle (yani bizim ÅŸimdi IŞİD, DAEÅž, DAÄ°Åž falan dediÄŸimiz örgüt) deÄŸiÅŸtirdi. Ayrıldıkları Nusra baÅŸta olmak üzere savaÅŸmadık grup bırakmadılar. Åžöyle bir mantıkla yaptılar bunu: 'Önce kafirle mi, mürtetle (dinden döneni) mi savaÅŸacağımız konusunda kafamız nettir. Önce mürtetle savaşılır. Bize biat etmeyen gruplar mürtet olduÄŸu için iÅŸimiz önce onlarladır.'

Åžimdi burada duralım. Bugün HDP, eski tüfek barışsever(!) solcular ve paralel yapı baÅŸta olmak üzere pek çok kesimin 'AKP IŞİD'i destekliyor' dediÄŸi örgüt budur iÅŸte.

'Peki, bu iddianın elle tutulur bir izahı, akılla mantıkla ilgili bir açıklaması var mıdır?' diye sorarsanız cevabım net: Elbette yoktur.
Yoktur, çünkü savaşın çıkmasının ardından yönünü 'Sünni Suriye bloku'na çevirmiÅŸ, onları desteklemiÅŸ yapının adı AK Parti hükümetidir. Hatta tüm unsurların bir araya gelip güçlü bir yapılanma oluÅŸturmasını istediÄŸini hiç kimseden saklamayan, bunun için uluslararası toplumun desteÄŸini arayan AK Parti'dir. Yani 'AKP IŞİD'i destekliyor' diyenler aÅŸağı yukarı ÅŸunu demektedirler: 'AK Parti, Suriye'de bir 'üçüncü cephe' olarak ortaya çıkan ve kendisinin geliÅŸtirdiÄŸi bütün Suriye tezlerine karşı olan IŞİD'i destekliyor.'
Yerseniz tel dolapta peynir olacaktı.

Hatta yerseniz, 'IŞİD saflarına katılmak isteyenler Suriye'ye Türkiye'den geçiyorlar. Türkiye buna müsaade ediyor' peyniri de var elde. Sanki IŞİD'e karşı savaÅŸmak için Kobani ya da Rojava'ya geçen ve YPG saflarına katılan Amerikalılar, Almanlar, Türkler falan ışınlanarak gidiyorlar oraya.

Tabii, 'AKP IŞİD'i destekliyor' bühtanının son derece kullanışlı bir yanı var. Özellikle Batı kamuoyuna yönelik muazzam bir mesaj barındırıyor çünkü bu cümle. Nerdeyse bir 'büyü' oluÅŸturduÄŸu bile söylenebilir.

O yüzden Der Spiegel Dergisi 'daha önce Suruç saldırısının hükümet senaryosu olduÄŸunu söylemiÅŸtiniz, elinizde kanıt var mı?' diye sorunca Selahattin DemirtaÅŸ yapıştırıyor cevabı: 'EÄŸer bununla ilgili yazılı bir belge, bir doküman soruyorsanız, hayır yok. Ama çok açık belirtiler var. Tüm araÅŸtırmalarımız gösteriyor ki, IŞİD'in 32 genci katlettiÄŸi o saldırı AKP sayesinde gerçekleÅŸmiÅŸtir. O sayede mümkün olmuÅŸtur. Yıllardır aşırı dincilerin eylemlerine göz yumuyorlar.'

Yani ÅŸunu diyor: 'Elimizde belge, doküman, hatta bilgi bile yok ama Suruç'u kesin AKP yapmıştır. O yönde bir inancımız var.'
SöylemiÅŸ miydim daha önce? Yerseniz tel dolapta peynir olacaktı.

Ne diyordu Hans Zimmer: 'Ulan 50 yıldır beste yapıyorum, ben böyle güfte ne gördüm ne duydum arkadaÅŸ.'

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.